Psikoloji Sözlüğü

Psikoloji Sözlüğü

Aktarım – Danışanın geçmişte önemli kişilerle yaşadığı duyguları terapiste yöneltmesi.


Anksiyete – Tehdit algısına karşı ortaya çıkan yoğun kaygı ve huzursuzluk durumu.


Anomi – Toplumsal normların zayıflaması sonucu ortaya çıkan yönsüzlük hissi.


Arkaik Nesne İmgesi – Çocuklukta gelişen, bilinçdışı nesne temsillerinin ilkel biçimi.


Atıf Yanlılığı – Olayların nedenlerini değerlendirirken sistematik hata yapma eğilimi.


Bağlanma Stilleri – Bireyin yakın ilişkilerdeki duygusal bağlanma biçimi.


Bilinçdışı – Farkında olunmayan düşünce, duygu ve dürtülerin zihinsel alanı.


Bilişsel Çarpıtmalar – Gerçeği çarpıtan, otomatik ve hatalı düşünce biçimleri.


Borderline Kişilik Örüntüsü – Duygusal dalgalanma, terk edilme korkusu ve ilişki istikrarsızlığı ile karakterize kişilik yapılanması.


Bütünleştirme – Benliğin farklı yönlerini bir bütün haline getirme süreci.


Çekirdek İnançlar – Kişinin kendisi, başkaları ve dünya hakkında temel kabul ve varsayımları.


Çözülme – Bilinç, bellek veya kimlik bütünlüğünün geçici olarak bozulması.


Çağrışım – Bir düşüncenin veya imgenin başka bir düşünceyi tetiklemesi.


Çifte Bağ – Kişiye çelişkili mesajlar verilerek çıkışsız bırakıldığı iletişim biçimi.


Çatışma – Farklı dürtü, ihtiyaç veya değerler arasında yaşanan gerilim.


Defans Mekanizmaları – Ego’nun kaygıyla baş etmek için kullandığı bilinçdışı stratejiler.


Depresyon – Süreğen mutsuzluk, ilgi kaybı ve enerji düşüklüğü ile seyreden duygu durumu bozukluğu.


Duygusal Düzenleme – Duyguları yönetme, değiştirme veya sürdürme becerisi.


Dürtü – Biyolojik veya psikolojik bir ihtiyacın yarattığı harekete geçme enerjisi.


Dürtü Kontrol Bozukluğu – Ani dürtülere karşı koyamama ile karakterize bozukluklar grubu.


Empati – Başkasının duygularını anlamak ve hissetmek yetisi.


Ego Psikolojisi – Ego’nun gelişimi, işlevleri ve savunmaları üzerine odaklanan psikanalitik ekol.


Evrensel Travma Tepkisi – Travmatik olaylara kültürler arası benzer psikolojik tepkiler.


Eşduyum – Karşıdakinin duygusal durumuna hassas şekilde uyum sağlama becerisi.


Eyleme Vurma – Bilinçdışı çatışmaları davranış yoluyla dışavurma.


Fiksasyon – Gelişimsel bir dönemde takılı kalma durumu.


Fonksiyonel Yakınsama – Farklı psikolojik süreçlerin benzer işlevsel sonuçlar doğurması.


Fobik Kaçınma – Korku yaratan durumlardan bilinçli olarak uzak durma davranışı.


Frustrasyon Toleransı – Hayal kırıklığına tahammül edebilme kapasitesi.


Fizyolojik Uyarılma – Organizmanın stres veya uyarılma karşısında verdiği bedensel tepkiler.


Gerileme – Stres karşısında daha erken gelişim evresine ait davranışlara dönme.


Gösterge – Dil ve bilinçdışı ilişkisini açıklayan, anlam taşıyıcı sembol.


Gölge – Jung’a göre, kişinin bastırdığı veya reddettiği kişilik yönleri.


Gözlemci Benlik – Kişinin kendi içsel durumunu nesnel olarak gözlemleyebilme kapasitesi.


Güdü – Davranışı başlatan, yönlendiren ve sürdüren içsel güç.


Habituation – Tekrarlanan uyaranlara karşı tepkilerin azalması süreci.


Halüsinasyon – Gerçek bir uyaran olmadan algı yaşanması.


Hipervijilans – Aşırı tetikte olma ve çevresel tehditleri sürekli tarama hali.


Homeostaz – Organizmanın iç dengesini koruma eğilimi.


Hipnoz – Dikkatin odaklandığı, telkine açıklığın arttığı değişmiş bilinç durumu.


İçselleştirme – Dışsal değer, inanç veya normların bireyin benliğine dahil edilmesi.


İdealleştirme – Bir kişi veya nesneyi abartılı olumlu özelliklerle algılama.


İntrapsişik Çatışma – Zihinsel yapılar arasında yaşanan içsel gerilim.


Jungian Arketipler – Kolektif bilinçdışında bulunan evrensel sembol ve imge kalıpları.


Katarsis – Bastırılmış duyguların ifade edilerek arınma sağlanması.


Lateralizasyon – Beyin yarımküreleri arasında işlevsel uzmanlaşma.


Metakognisyon – Kendi düşünme süreçlerini fark etme ve düzenleme becerisi.


Narsisizm – Aşırı özseverlik ve başkalarından onay arayışı ile karakterize kişilik yapılanması.


Negatif Pekiştirme – İstenmeyen bir uyaranın kaldırılmasıyla davranışın güçlenmesi.


Nöroplastisite – Beynin yapısal ve işlevsel olarak değişebilme kapasitesi.

Bloga dön