Varoluşçu Terapi Nedir?

Varoluşçu terapinin önemli isimlerinden biri olan Irvin Yalom varoluşçu terapiyi “kişinin varoluşundan kaynaklanan konulara odaklanan dinamik bir terapi yaklaşımı” olarak tanımlar. Bu terapi türü varoluşçu felsefeye dayanmaktadır; insanı hayatı üzerine düşünmeye iter, alternatiflerin farkına varmasını sağlar ve bunlar arasında bir karar verip uygulaması için cesaretlendirir. Kişi yaşamın değerini ve anlamını algılama sürecine girmektedir. Bunu yaparken kişi varoluş, kaygılar, üzüntü, umutsuzluk, yalnızlık, amaçsızlık ve izolasyon hakkında derinlemesine düşünmeye teşvik edilir. En önemli konulardan bir tanesi kişinin sorumluluklarını kabul edip çatışmalarındaki rolünü fark etmesidir. Özellikle günümüzdeki metropolleşmenin yarattığı yalnızlık, monotonluk ve adlandırılamayan duygusal sorunların varlığı aslında birer varoluşçu boşluktur. İnsan bu sorunlarla boğuşurken artan sorumluluklarının altında kalabilmektedir. Varoluşçu terapinin hedefi durumları değiştirme gücünün kişide bulunduğunu, değişimin kendisi olduğunu anlamasını sağlamaktır. Çevre faktörlerinin ve koşulların değiştirilemeyeceğini kabul ettikten sonra kişi hayatını bilinçli olarak şekillendirmeye başlamaktadır. Terapistin rolü ise kişi anlamlı bir varoluş yaratırken seçenekleri araştırması için kişiyi cesaretlendirmektir. Kişi hayatının mimarıdır, edilgen bir kurban değildir. 

Kitap Önerileri:

İnsanın Anlam Arayışı - Viktor E. Frankl

Yaratma Cesareti - Rollo May

Kendini Arayan İnsan - Rollo May

Varlık ve Zaman - Martin Heidegger